image with the word trademark written on it

Markalara ilişkin hakların korunmasını düzenleyen 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (“SMK”), 10 Ocak 2017’de, Resmi Gazete’de yayımlanmış ve hükümlerinin çoğunluğu yayım tarihinde yürürlüğe girmiştir. Ancak, İptal Halleri ve İptal Talebi başlıklı 26. Maddesinin, yayım tarihinden itibaren 7 yıl sonra yürürlüğe gireceği düzenlenmiştir. Bu da 10 Ocak 2024 tarihinde, tescilli markaların iptali prosedürünün değişeceği anlamına gelmektedir.

Mevcut durumda, SMK Geçici Madde 4 uyarınca, iptal yetkisi Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri tarafından kullanılmaktadır ve mahkemeler, iptale ilişkin verdikleri kararları, markanın iptalinin gerçekleştirilmesi adına, Türk Patent ve Marka Kurumu’na (“Kurum”) göndermektedir.

Bu prosedürün mevcut durumdaki şartları ve detayları ciddi bir biçimde değişmeyecek olsa da iptal yetkisi Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri’nden Kurum’a geçecektir. Maddenin gerekçesine göre bu düzenlemenin sebebi, 2015/2436 AB Direktifi ve 2015/2424 AB Marka Direktifi’ne uyum sağlanmasıdır. Bu değişiklik, sürecin daha kolay, hızlı ve ucuz olması sonucunu doğurabilecektir.

– Tescilli bir markanın iptali hangi koşullarda talep edilebilecektir?

Aşağıdaki hallerde, talep üzerine, Kurum tarafından markanın iptaline karar verilebilecektir:

  1. Bir markanın tescil tarihinden itibaren 5 yıl içinde, haklı bir sebep olmadan, tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmaması ya da kullanımına 5 yıl kesintisiz ara verilmesi.
    • Markanın, 5 yıllık sürenin dolması ile iptal talebinin Kurum’a sunulduğu tarih arasında, tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından ciddi biçimde kullanılmış olması halinde, iptal talep reddedilecektir. Ancak, iptal talebinde bulunulacağı düşünülerek kullanım gerçekleşmişse, talebin Kurum’a sunulmasından önceki 3 ay içinde gerçekleşen kullanım dikkate alınmayacaktır.
  1. Marka sahibinin fiillerinin veya gerekli önlemleri almamasının sonucu olarak markanın, tescilli olduğu mal veya hizmetler için yaygın bir ad haline gelmesi.
  2. Marka sahibi tarafından veya marka sahibinin izniyle gerçekleştirilen kullanım sonucunda markanın, tescilli olduğu mal veya hizmetlerin özellikle niteliği, kalitesi veya coğrafi kaynağı konusunda halkı yanıltması.
  3. Garanti markası veya ortak marka teknik şartnamesine aykırı kullanım olması (SMK’nın 32. maddesi uyarınca)

– İptal halleri markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin ise ne olacak?

İptal halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa Kurum, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi iptale karar verecektir. Ek olarak Kurum, marka örneğini değiştirecek biçimde iptal kararı veremeyecektir.

– Markanın iptalini kim isteyebilecek?

26. madde uyarınca “ilgili kişiler” Kurum’dan markanın iptalini isteyebilecekler. “İlgili kişiler” terimi SMK’da ayrıca tanımlanmamakta veya maddenin gerekçesinde açıklanmamaktadır. Bu durum, ilgili kişinin, yukarıda belirtilen her bir koşul özelinde, tescilli bir markanın iptal edilmesinde hukuki yararı olan herkesin olabileceği şeklinde yorumlanabilir.

İlgili kişiler marka iptal talepleri, talep tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere (veya hukuki haleflerine) karşı ileri sürebileceklerdir.

İptal incelemesi sırasında hak sahibinin değişmesi halinde, sicilde hak sahibi olarak görünen kişiye karşı işlemlere devam edilecektir.

– Marka iptal talebinin ardından prosedür nasıl olacak?

İptal talepleri, iptali istenen markanın sahibine tebliğ edilecektir ve  marka sahibinin talebe ilişkin delillerini ve cevaplarını Kurum’a sunmak için 1 ay süresi olacaktır. Talep halinde Kurum, marka sahibine 1 aya kadar ek süre verecektir. Ayrıca Kurum, gerekli gördüğü takdirde, ek bilgi ve belge sunulmasını isteyebilecektir.

Kurum, iddia ve savunmalar ile sunulan deliller çerçevesinde dosya üzerinden kararını verecektir.

Kurum’un markanın iptaline karar vermesi halinde bu karar, iptal talebinin Kurum’a sunulduğu tarihten itibaren etkili olacaktır. Ancak Kurum, talep üzerine ve iptal hallerinin daha önceki bir tarihte doğmuş olması halinde, iptal kararının bu tarihten itibaren etkili olacağına karar verebilecektir. Bu durum, aşağıdakileri etkilemeyecektir:

  • Karardan önce, markanın sağladığı haklara tecavüz nedeniyle açılan davada verilen kesinleşmiş ve uygulanmış kararlar.
  • Karardan önce kurulmuş ve uygulanmış sözleşmeler.

İptal kararının kesinleşmesinden sonra, marka sicilden terkin edilecek ve bu durum, Marka Bülteni’nde yayımlanacaktır.

– İptal talebinde bulunmanın ücreti nedir?

İptal talebinde bulunmanın ücreti henüz belirlenmemiştir.

– İptal talebinin vekil aracılığıyla yapılması zorunlu mudur?

İptal talebinin vekil aracılığıyla yapılmasına ilişkin özel bir düzenleme bulunmamaktadır. Kural olarak, Türkiye’de yerleşik kişiler bakımından Kurum nezdinde işlem yapmak için vekil ile temsil zorunluluğu bulunmamakla birlikte; Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışında ikamet edenler, Kurum nezdinde ancak yetkili marka vekilleri tarafından temsil edilebilirler.

 

Yazarlar: Hatice Ekici Taga, Sumeyye Ucar